2 Haziran 2008 Pazartesi

Kanserden korunma rehberi


Hastalık, sevdiklerinizden alabileceğiniz en kötü haberdir. Hele bir de içinde "kanser" sözcüğü geçiyorsa daha çok üzülmemek olanaksızdır.

Kansere yakalanan eş, dost, akraba haberleriyle eskisinden daha sık karşılaştığınızı düşünüyorsanız, haklısınız. Ülkemizde kanser olgularının arttığını düşündüren gözlemler var. Gelişmiş ülkelerin çoğu, çevre kirliliğini azaltıp sigara kullanımını önleyerek, yiyecek ve içeceklerin içeriklerini daha ciddi kontrol edip "erken tanı merkezleri" organize ederek kanserle savaşta önemli başarılar kazandı. Biz hálá bu sorunların olup olmadığını tartışıp duruyoruz. Bu yazı, kanser sorununa yeniden dikkati çekmek, düzenli sağlık taramalarının ne kadar önemli olduğunun altını çizmek, erken yakalandığında hangi kanser olursa olsun başarının şu veya bu şekilde mümkün olduğunu size yeniden hatırlatmak üzere yazıldı.

RİSKLERİ ÖĞRENİN

Eğer alkol ve/veya sigara kullanan biriyseniz, hormon yerine koyma tedavisi amacıyla östrojen alıyorsanız, ailenizde bazı kanserlere (meme, prostat, kalın bağırsak) yakalananların sayısı çoksa, kansere karşı daha uyanık olmanız gerekiyor. Kanser riskini arttıran başka nedenler de var: Kilo fazlalığı, daha önce de başka bir kanser sorununu yaşamış olmak, kansere eğilimi olan bazı "prekanseröz" sorunları (kalın bağırsak polipi gibi) taşımak ve uzun süre güneşe maruz kalmak bunlardan ilk akla gelenler.

Hiç yorum yok: